'Uyku apnesi mutlaka tedavi edilmeli'

'Uyku apnesi mutlaka tedavi edilmeli'

Horlama bir sosyal problem iken uyku apnesinin bir sağlık problemi olduğunu belirten Opr. Dr. Murat Nabi Bulut, “Basit horlamada kişinin kendisine zararı yokken sadece eşi ve çevresi etkilenmektedir.

A+A-

Horlama bir sosyal problem iken uyku apnesinin bir sağlık problemi olduğunu belirten Opr. Dr. Murat Nabi Bulut, “Basit horlamada kişinin kendisine zararı yokken sadece eşi ve çevresi etkilenmektedir. Uyku apnesinde ise horlamanın yanı sıra uyku kalitesinin düşmesine bağlı oksijenlenmenin azalması, derin uykuya geçememe sonucu vücutta dinlenmeme ve yorgunluk da söz konusudur. Ayrıca ilerleyen dönemde kalp ve akciğerlerin zorlanması ile beraber farklı sağlık sorunları oluşmaktadır” dedi.

Samsun Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği’nden Opr. Dr. Murat Nabi Bulut, 17 Mart Dünya Uyku Günü nedeniyle uyku esnasında yaşanan bir problem olan horlama ve uyku apnesi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Horlama bir sosyal problem olmasına rağmen uyku apnesinin bir sağlık problemi olarak kabul edildiğinin altını çizen Opr. Dr. Murat Nabi Bulut, “Basit horlamada kişinin kendisine zararı yoktur, sadece eşi ve çevresi etkilenir. Uyku apnesinde ise horlamanın dışında uyku kalitesinin düşmesine bağlı oksijenlenmenin azalması, derin uykuya geçilememe sonucu vücutta dinlenmeme ve yorgunluk söz konusudur. Ayrıca ilerleyen dönemde kalp ve akciğerlerin zorlanması ile beraber farklı sağlık sorunlarına neden olabilmektedir” diye konuştu.

Cerrahi tedavi tercih edilebilir
Cerrahi tedavi yöntemine dikkat çeken Opr. Dr. Bulut, “Tedavi seçiminde muayene ve uyku testi (polisomnografi) sonucuna göre cerrahi tedavi veya maske (CPAP) seçilebilir. Hastalarda uygun ameliyat planlandığında cerrahi tedavinin başarısı gerçekleşir. Eğer burunda ileri derecede tıkanıklık varsa burun kemiği eğriliği ve burun eti büyümesi ameliyatla düzeltilmelidir. Dil kökü ve yumuşak damak problemi olanlarda daha dikkatli bir yaklaşım gerekir. Bu ameliyat ile bademcikler, küçük dil ve yumuşak damak başta olmak üzere üst solunum yolundaki yumuşak doku fazlalıklarını azaltmayı ve dokuları gerginleştirmeyi amaçlıyoruz. Bu yöntem her zaman kesin sonuç vermeyebilir, yıllar sonra horlama ve apne tekrar ortaya çıkabilir. Bu nedenle seçilmiş hastalarda yapılması uygundur. Bunların yanı sıra dili askıya alma, dil köküne radyo frekans uygulaması ve çene ilerletme ameliyatları da uygun hastalarda uygulanmaktadır” ifadelerini kullandı.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.