Kurban Allah’a yakın olmak anlamına gelmektedir. Biz Kurban kesmekle Rabbimize yakınlık kurmaktayız. Hz. Âdemin iki oğlu Habil ve Kabil’in Allah’a yakınlık için kurban sundukları, ancak ihlâs ve samimiyeti sebebiyle Habil’in kurbanının kabul edildiği, Kabil’in kurban olarak sunduğu değersiz bir ekinin kabul edilmediği bizlere bildirilmektedir. Bu konuyla ilgili Maide süresinde şöyle buyrulur:Ey Muhammed) Onlara Âdemin iki oğlu ile ilgili haberi hakkıyla oku. Hani her ikisi birer kurban sunmuşlardı, birinden kabul edilmiş, diğerinden kabul edilmemişti.” (Maide, 5/27).Kurban ibadeti Rabbimizin bir emridir. Kevser süresinde Yüce Yaratan;Rabbin için namaz kıl, kurban kes” (Kevser, 108/2) buyurmuştur. Ayette geçen “venhar” emri başka anlamlara geldiğinden dolayı kurban kesme vacip olarak hükme bağlanmıştır.Başka bir ayette Onların ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır; fakat O'na sadece sizin takvânız ulaşır. Sizi hidayete erdirdiğinden dolayı Allah'ı büyük tanıyasınız diye O, bu hayvanları böylece sizin istifadenize verdi. (Ey Muhammed!) Güzel davrananları müjdele!”
(Hac, 22/37)Takvamızdan başka Rabbimize bizler ne arz edebiliriz? Takvamızdan başka dünyada ve ahirette bizleri neler mutluluğa ulaştıracaktır? Niyetlerimiz halis olmasa ve samimiyetle Rabbimize yönelmesek bizleri ne kurtaracaktır?
Kardeşlerim!
Zaman zalime değil,Cenab-ı Allah’a yakınlaşma vakti,küskünlüklerin sona ermesi,birlik beraber olma vakti,elbette her zaman inananlar kazanacaktır,Ey zalimler ne kadar bölüştürmeye birliği bozmaya çalışsanız da,elbette birliğiniz dirliğiniz bozulacak,bu bayram iri olma diri olma bayramı olsun,Bu mübarek günleri sünnet-i seniyyeye yaraşır biçimde idrak etmek için hassas davranalım. Hazine değerinde olan bu nadide zamanların hakkını vermek için üzerimize düşen vazifeleri yerine getirelim. Öncelikle, Arefe günü sabah namazıyla başladığımız ve bayramın dördüncü günü ikindi namazıyla birlikte sona erecek olan teşrik tekbirlerini unutmayalım.Adanmanın, arınmanın, Allah’a yaklaşmanın sembolü olan kurban, Rabbimizin bize emanetidir. Onu incitmeyelim. Şefkat ve merhamet, ihsan ve rikkat gösterelim. Usulünü bilmediğimiz bir uğraşın içine girerek, kesim esnasında kurbana da kendimize de zarar vermeyelim.Kurbanlarımızda komşunun, akrabanın, yoksulun, yetimin, muhtacın, muhacirin hakkı olduğunu; verdiğimiz kadar kazandığımızı; paylaştığımız kadar zenginleştiğimizi hatırlayalım.
Tatil bir ihtiyaç olsa da, bayram günlerini sadece tatil fırsatı olarak görmeyelim. Bayramların özü sıla-i rahimdir. Anne-babamız başta olmak üzere sevdiklerimizi sevindirelim. Sevincimize hastaları, yaşlıları, yalnızları, dargınları ortak edelim. Bir gönüle girmede, hayır dua almada, küslüğe son vermede yarışalım.Bugün Kurban Bayramı’dır. Bugün kucaklaşma, affetme ve yenilenme günüdür. Uzak diyarlarda bayrama acı ve gözyaşı içinde giren mazlum ve mağdur kardeşlerimiz için umut olma günüdür.
Bu mübarek günde aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin bayramını tebrik ediyorum. Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi hepimizin üzerine olsun. Bayramımız merhamete, adalete, hidayete ve kurtuluşumuza vesile olsun..