GELDİĞİMİZ NOKTA "KEL BAŞA ŞİMŞİR TARAK"

Şükran AKGÜN

Korona virüs…

Covid-19…

Dünya üzerinde ilk 1960 yılında karşılaşılan virüs…

Hijyenin birinci sırada önem teşkil ettiği virüs…

Hani neredeyse panzehiri kolonya ilan ettiğimiz virüs…

Çin Halk Cumhuriyeti, Avrupa gibi temizliğe bizler kadar önem vermeyen ülkeleri bir nebze anlayabilirim de, Avrupa'ya temizliği öğreten ve dininin temeli temizliğe dayalı olan biz Türk milletinin, ülkemizde hijyen için kolonyaları hızla tüketmesini, stokları sıfırlamasını anlamam mümkün değil.  Hafta içi bir sabah girdiğim market zincirlerinden bir tanesinde kolonya reyonunda bir tane kolonya olmadığını fark ettim.  Kasada görevli arkadaşla konuştuğumda hiçbir şubelerinde kolonyanın kalmadığını söyleyince şaşırdım ve sormadan edemedim; “kolonya ile yıkanacaklar mıymış?”

Yok eğer ki iş gerçekten hijyen adına sadece kolonyaya kalsaydı insanları anlayabilirdim.

Ancak;

*Önce sokaklarımızı kirletmemeyi,

*Sigara izmaritlerini sokaklarımıza atmamayı,

*Arabalarımız kirlenmesin diye çöplerimizi araba camlarımızdan dışarıya atmamayı,

* Sokaklarımıza tükürmemeyi,

*Vücut temizliğimize önem vermeyi,

*Kapılarımızın önüne çöp bırakmamayı,

*Belediyelerin temizlik görevlilerinin temizlik işlerini daha ciddiye almaları (özellikle sokaklarda ki hayvan pisliklerinin temizlenmesi),

*Evcil hayvan  sahiplerinin de sokaklarımızda hayvanlarını gezdirirken kendilerince önlem almasını,

*Tuvalet kültürünü;  restoranlarda, kafelerde, okullarda, toplu kullanım yerlerinde kendi evlerimizde ki gibi kazanabilmeyi,

*İşyeri sahiplerinin, sabah saatlerinde kapı önlerini temizlemek adına yollardan geçen bizlerin üstüne  üstüne süpürmemeyi,

*Tüm uyarılara rağmen halen fütursuzca hapşırarak veyahut öksürerek etrafımızda ki insanlara rahatsızlık vermemeyi,

*Ekmek fırınlarında alış veriş yaparken önümüze gelen her ekmeğe elimizi sürmememiz gerektiğini,

bilmemiz gerekmez mi?

Tüm bu hijyen anlayışına sahip olmadıktan sonra kolonya yeterli olacaksa elbette ellerimizi hiç  korkak alıştırmadan kullanmaya devam edebiliriz.

Temizlik alışkanlıklarımızı değiştirmeden bu tür virüsleri yenmemizin mümkün olmadığı kanaatindeyim. Çünkü yapılan bilimsel çalışmalara göre uzun süredir buzda kalmış, donmuş halde olan bakteri ve virüsler, (veba, çiçek vb.) iklim değişiklikleri ile yüzyıllardır buzlaşmış halde olan permafrost tabakalar erimesiyle yeniden açığa çıkıyor.

Bu durumda tek başına kolonya kel başa şimşir tarak misali gibi geliyor bana. Merkezimize; kolonyayı değil, temizlik kültürümüzü yeniden gözden geçirmeyi ve uygulamaya başlamayı almamızı, bu ve bundan sonra ki zamanlarda en doğru karar olduğuna inanıyorum. Hijyen ve sağduyuyu bir araya getirdiğimizde koronovirüsünü en az zayiatla atlatacağımıza emin.

Hepimize iyi bir hafta sonu geçirmemiz dileğiyle sağlıcakla kalın lütfen…