20 bin manda deltaya hiç zarar vermeden yaşayabilir” dedi.
İsmail Metin yaptığı açıklamada, Türkiye’de nesli tükenmekte olan Anadolu mandası ırkını çoğaltmak maksadı ile
Damızlık Manda Yetiştiriciliği Birliği’nin 2008 yılında kurulduğunu hatırlattı. Metin, “Delta olmazsa manda olmaz, manda olmazsa delta olmaz. 1980’li yıllarda deltamızda manda sayısı 2 bin civarındaydı, bugün itibariyle 6 bin adet anaç mandamız mevcuttur. Başta bakanlığımızla beraber Anadolu ıslah mandasının çalışmalarını başlattık. Türkiye genelinde başladı ancak yoğunluk Bafra ilçemizde. 2008 yılında süt ortalamamız 3 kilo iken, 2011’de başlattığımız proje ve çalışmalarımız dolayısı ile bugün süt ortalamamamız 5 kilo, hedefimiz ileride 8 kilo. Manda deltada otluyor, deltanın ekolojik dengesini sağlıyor. Göllerde yürüdüğü zaman balık yavrularına yollar açıyor. Manda otlarken kuşlar sırtlarındaki parazitlerle besleniyor. Kuşlar ile mandalar aile şeklinde deltada yaşıyor” diye konuştu.
“6 AY DELTADA KALIYORLAR”
Mandaların doğal ortamda otlama sürelerinin 6 ay olduğunu, diğer altı ayda da ahır ortamında kaldığını belirten Metin, “Ahır ortamındaki süt potansiyelimizi elde ediyoruz ama delta için süt potansiyelimizi elde etmek için mobil sağım sistemi projemiz var. Bakanlığımızla yapmış olduğumuz çalışmada mobil sağım sistemi projemizi başlattık. Günde yaklaşık 15 bin ton sütümüz elde edilecek. Anadolu mandasının ırkını kaybetmemeye çalışıyoruz. Mandalar deltada hep iç içe olduğu için akrabalık seviyeleri yüksek. Diğer illerden damızlık meteryan getirdik. Yani erkek boğalar getirdik, kan kattık. Manda sütünden doğal olarak süt, kaymak, yoğur peynir üretiyoruz. Kaymaktan Bafra’da kaymaklı lokum üretimi yapılıyor. Bu kaymağın raf ömrünü biraz daha uzatma çalışmalarımız var. Kızılırmak Deltası ziyaretçi merkezinde bu manda sütünden ürettiğimiz ürünleri sergiliyoruz, satıyoruz, gelen misafirlere ikram ediyoruz. Mandanın verimlilik dönemi 2 yaşından 30 yaşına kadar. 30 yaşından sonrada eti kullanım için sucuk, pastırma gibi ürünlerde kullanılıyor. Mandaların süt verimliliği azaldıktan sonra ve bu mandaların verimsiz erkeklerinden kesim yapılıyor. Anaç manda kesimi kesinlikle Samsun ilimizde yoktur. Mandalar için makineli sağım sistemi başlattık. Deltadaki işletmelerin 3’te 1’i makineli sağım sistemine geçti. Bu yılki çalışmamızda soğuk tank sistemine geçtik. Soğuk tank temin edip sütleri bir araya toplamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
“BAFMANDA’ DİYEREK MARKALAŞTIRDIK, PATENTİNİ ALDIK”
“Mandamızın ürününü ‘Bafmanda’ diyerek markalaştırdık. Marka patentini aldık” diyen İsmail Metin şu bilgileri verdi: “Sanayi sistemine geçmek üzereyiz. İnşaatlarımız devam ediyor. Tüm Türkiye değil uluslararası çalışmayı hedefliyoruz. Samsun Valiliğimiz ile biz Türkiye’nin neresinde fuar varsa ordayız. Buradaki manda ürünlerimizi oralarda sergiliyoruz. Benim atalarım zamanında Samsun ve ilçelerinin tüm mandaları burada otlardı. Burada 1 milyon manda olurdu. Kızılırmak Deltası o zamanlar daha güzeldi çünkü dikenleri görüntüleri bozan bitkileri manda otlayarak temizlerdi. Deltamızda şu anda 6 bin manda var. 20 bin manda şu anda deltaya hiç zarar vermeyecek şekilde yaşayabilir. Bir profesörümüz araştırma yaptı. Manda yumurtaya basmazmış. Kuş yavrularının yuvalarına zarar vermezmiş. Bu olay belgelenip kanıtlanmıştır. Diğer canlılarla komşuluk bağı yüksek bir hayvan. Ne kadar çok manda yetiştirirsek ne kadar çok ürün elde edersek Türkiye’ye organik ürünleri ulaştırabiliriz. Gıda teröründen kurtulmuş oluruz.”