2013-2014 Eğitim-öğretim yılının ilk gününe, 4+4+4 sisteminin derinleştirdiği pek çok sorunlarla birlikte giriyoruz.
Yeni eğitim öğretim yılına 4+4+4 sisteminin derinleştirdiği sorunlarla birlikte giriyoruz. AKP iktidarının dönüştürdüğü eğitim sistemi; 2013-2014 eğitim öğretim döneminde de hala en temel sorunlarını bile çözememiş durumdadır. Okulların fiziki ve altyapı yetersizlikleri devam etmekte, yoğun ticarileşme yaşanmakta; sınavların ağırlığı arttırılmaktadır. Başta eğitim emekçileri olmak üzere öğrenciler ve öğrenci velilerinin yaşadıkları mağduriyetler de artmaktadır. Tüm bilimsel veriler yok sayılarak oluşturulan 4+4+4 modelinin temelinde piyasacı, bilimsellikten uzak dogmatik bilgilerle yetişen, başarıyı sınavlarla eş tutan öğrenciler yetiştirmek vardır.
SBS’yi Kazanamayan yüz binler mağdur ediliyor
Düz liselerin Anadolu Liselerine dönüştürülmesiyle SBS’de yeterli puanı alamayan öğrencilere özel okullar, imam hatip, meslek lisesi yada açık liseler dayatılmaktadır. Bakanlık bu uygulaması ile 100 binlerce öğrencimizin geleceği ile oynayarak onları istemedikleri okullara yönlendirmektedir. Böylece öğrenciler hem piyasanın hem de gericiliğin kollarına itilmektedir. Zorunlu Din derslerinin yanına zorunlu-seçmeli Kuran-ı Kerim, Hz. Muhammed’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler dersleri eklenerek ayrımcı ve anti laik uygulamalara devam edilmektedir.
Sınava Dayalı Eğitim Sistemi
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “yeni” Ortaöğretime Geçiş Sistemi ile ilgili olarak her gün bir birini tutmayan açıklamalar yapmaktadır.Beceriksizliğin ve plansızlığın yeni adı ise güncelleme olmuştur.Bakan Avcı,yaptığı açıklamalarda sınav odaklı eğitim sistemini sınıf odaklı sisteme dönüştürdüklerini iddia ederek adeta hem kendisini yalanlamış, hem öğrenciler hem de öğrenci velileri ile alay etmiştir.
Bakanlığın 8.sınıflarda hangi bilimsel kriterlere göre seçildiği bilinmeyen altı dersten birinci dönem ve ikinci dönem olmak üzere toplam 12 merkezi sınav dayatması SBS’yi kaldırdığını iddia eden bakanlığın kendisini yalanlamasıdır. Bir sınavı dahi beceremeyen her sınavda şaibelerin olduğu bir süreçte bu kadar sayıdaki sınavın çok güvenilir yapılacağına velilerin inancı kalmamıştır. Bu nedenlerle çocuklarımızın geleceği ile oynandığını düşünmekteyiz.
Sözlü Mülakatta Skandal
2013 yılı sınava dayalı müdürlük atamasında sözlü sınavlarda tam anlamıyla bir komisyon skandalı gerçekleşmiştir.Müdürlük ataması yazılı sınavında Zonguldak ilinde en yüksek puanı alan Eğitim-Sen üyesi öğretmene oluşumu şaibeli komisyon tarafından oldukça düşük bir not verilmiştir. Sözlü mülakatta genellikle soruları doğru yanıtlayanlara bakıldığında ortak bir yanlarının olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu ortak yan da bunların tamamına yakınının malum sendika üyeleri olmalarıdır. O halde bakanlığın sözlü mülakat uygulamasını niçin getirdiği gün gibi ortaya çıkmaktadır. Bu uygulama ile bin bir zorluklarla emek harcayarak sınavlara hazırlanan üyemiz ya da üyemiz olmayan meslektaşlarımızın hakları gasp edilerek hak etmeyenlere verilmektedir. Bu uygulamayı ahlaki olarak doğru bulmadığımızı belirtirken komisyon üyelerini vicdanlı olmaya davet ediyoruz.
Yine Sendika Genel Merkezimizin ortaya çıkarttığı ve basınla paylaştığı Muş İlindeki adaletsizlik belgesi gerçekleri ortaya tüm açıklığı ile koymaktadır.
Bu tablo içerisinde; başta öğretmenler olmak üzere tüm eğitim emekçilerinin insanca yaşayabilecekleri ücret, kadro, yönetici ve öğretmen atamaları, il dışı, il içi ve özür gurubu yer değiştirmelerinde adaletsizlikler sürmektedir. TİS sürecinde Memur-Sen’le kapalı kapılar ardında yapılan görüşmeler sonucunda yapılan anlaşma eğitim emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmekten uzak olduğu gibi, kamu emekçilerini yok saymıştır.
Norm kadro mağduriyetleri artarak devam etmektedir. Öğretmenlerimiz her an norm kadronun dışında kalma endişesi ile yeni öğretim dönemine girmektedirler.
Serbest kıyafet uygulaması öğrenciler için hayalden öteye gidememiştir. İlçemiz genelinde üç okulun dışında serbest kıyafet uygulamasına geçilmemiştir. Eğitim çalışanları için serbest kıyafet eylemine destek veren okul idarecileri, konu öğrenciler olunca serbest kıyafet giyilmesine razı olmamışlardır. Yine tek tip insan yetiştirmekten vazgeçilmemiştir.
Bu kadar olumsuzluk içerisinde hem eğitim emekçileri hem de öğrencilerimiz üzerine düşen görev ve sorumlulukları özveri ile yerine getireceklerdir. Sevgili öğrenciler, okulların açıldığı bugün de hepinizin heyecanlandığını ,arkadaşlarınızı özlediğinizi yeni arkadaşlarınızı merak ettiğinizi biliyoruz. Eğitim-Sen olarak 2013-2014 eğitim öğretim yılının eğitim emekçileri ve öğrencilerimiz için mutlu geçmesini dilerken bu adaletsiz eğitim sisteminde siz öğrencilerimizin ve eğitim çalışanlarının yanında olmaya devam edeceğiz.