SADRİ BAŞKAN'DAN YİNE ÇOK KIZDIRACAK AÇIKLAMALAR
Trabzonspor Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Sadri Şener, yine çok tartışılacak açıklamalar yaptı.
Trabzonspor Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Sadri Şener, “Şampiyonluğumuzun resmen tescilleneceği günler için geri sayımdayız” dedi. Kendisiyle birlikte elini taşın altına koyan tüm çalışma arkadaşlarına teşekkürlerini sunan Şener, "Kupa maçı sonrası geçirdikleri trafik kazasında yaşamını yitiren taraftarımıza Yüce Allah’tan rahmet, yakınlarına ve camiamıza başsağlığı dileriz. Sizlerden aldığımız destekle 2008 yılında çıktığımız yolculuğun sonuna geldiğimiz bugünlerde, görev yaptığım tüm yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımla birlikte kulübümüzün çıtasını her geçen gün daha yükseğe çıkabilmek adına yoğun bir mesai harcadık. Bu vesileyle benimle birlikte elini taşına altına koyan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkürü bir borç biliyorum" diye konuştu.
Görev süresi boyunca en önemli eforu 2010-2011 sezonunda harcadıklarını söyleyen Şener, "İlk seçildiğimiz dönemde ülke gündemindeki yerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olan Trabzonspor’u yaptığımız hamleler, aldığımız saha sonuçları ve kadromuza kattığımız sporcularla tekrar konuşulur hale getirdik. Türk futbolunda yeniden ağırlığını hissettiren bir kulüp konumuna taşıdık. Elbette görev süremiz boyunca en önemli eforu 2010-2011 sezonunda elde ettiğimiz haklı şampiyonluğun elimizden alınmaya çalışılması çabalarına karşı gösterdik. Bu zorlu dönemde camiamızın başını öne eğecek hiçbir girişimin içerisinde olmadık."
"ŞANLI TARİHİMİZE EN UFAK BİR LEKE SÜRMEDİK"
Şener, açıklamasının devamında şunları söyledi:
"Trabzonspor’un şanlı tarihine en ufak bir leke sürdürmedik. Futbolun sadece sahada oynanıp, kazananla kaybedenin burada belirlenmesi gerektiği ilkesine bağlı kaldık… Devletin yüce adaleti; birileri bilip anlamak istemese de, verdiği kararla bu duruşumuzu en güzel şekilde onaylamıştır… Artık mahkeme kararının Yargıtay tarafından kesinleştirilip, şampiyonluğumuzun resmen tescilleneceği günler için geri sayımdayız. Bu kararın ardından yaşanacak gelişmeleri bundan böyle çok iyi bir Trabzonsporlu olarak ben de yakından takip edeceğim. Bu yoğun süreçte camiadan zaman zaman beklediğimiz hassasiyeti göremesek de özellikle taraftarlarımızın sergilediği duyarlı ve kararlı tavır takdire şayandır. Onlara bir kez daha bu vesileyle teşekkürü borç biliyorum. Kulübümüzün ekonomik ve mali yapısıyla ilgili olarak özellikle son dönemde gerçekleştirilen yoğun spekülasyonları büyük bir hayretle izledik. Borç yönetme ve ödeme yükümlülüklerini yerine getirme anlamında ülkenin sayılı kulüplerinden biri olan Trabzonspor’u batık bir şirket gibi gösterme çabalarını anlamsız ve iyi niyetten uzak bulduğumuzun altını çizmek istiyorum. Yönetim Kurulumuz seçildiği ilk günden itibaren kulübümüzün kaynaklarını arttırma yolunda ciddi projelere imza atmış, tarihte eşi benzeri bulunmayan icraatların altını imzalamıştır. Başta şirketlerin birleşmesi Trabzonspor’un geleceğini kurtaran en önemli adımdır. Borsa yükünün bu yolla hafifletilmesi, HES Projesi’nin son aşamaya gelmesi, 1461 Trabzon organizasyonu, bankalar nezdindeki kredibilitenin tekrar tahsis edilmesi, Hüseyin Avni Aker Stadı’nın modernizasyonu gibi çalışmalar kulübümüzün önünü açan hamleler olarak değerlendirilmelidir. Camiamız önümüzdeki süreçte Akyazı Projesi’nin gerçekleştirilmesi yönündeki girişimlerin mutlaka takipçisi olmalıdır. Sportif açıdan bakıldığında hak edilen ve er geç kupası teslim edilecek olan lig şampiyonluğu, Süper Kupa, Ziraat Türkiye Kupası, Şampiyonlar Ligi’ndeki başarılı mücadele, sürekli Avrupa devamlılığı, tarihin en yüksek puanının egale edilmesi hep bizim görevde olduğumuz döneme yansıyan başarılar olarak envanterimizde durmaktadır. Değişik dönemlerde kadroya kattığımız sporcular takım değerini yükseltmiş, bu oyuncuların Bordo-Mavili formayı giymeden önceki dönemlere oranla elde ettikleri aşama, Trabzonspor’un yetiştiren kimliğini sürdürmesinin müjdecisi olmuştur. Kulübümüzün en uzun süre yöneticilik ve başkanlık yapan fertlerinden biri olarak camiamıza önerim; zor dönemlerde kişisel yaklaşımlarla değil, bütünlük ve sorumluluk anlayışı çerçevesinde ortak hareket bilincinin sergilenmesidir. Bu başarıldığı ölçüde büyük kulüp olabilmenin gerekleri tam olarak yerine getirilmiş sayılır.”
Konuşmanın ardından mevcut yönetim kurulu, idari ve mali açıdan oy çokluğuyla ibra edildi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.