Başkan Hayriye Hakyemez ve yöneticilerle bir araya gelen Akcagöz, bu haftanın öneminden bahsetti. Tufan Akcagöz, engelliler haftasının sadece bir anlık, bir günlük ya da bir haftaya sığdırılamayacak önemine değinerek, " Üllemizde milyonlarca engelli var. Acaba ne durumdalar? Devletin büyük görevlerinden biri, engellinin engelini ortadan kaldıramasa da, engellilerin yaşam standardını ortadan kaldırmaya yönelik tedbirleri almaktır. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde, engelli insanların yaşam standartları ile ilgili çok önemli çalışmaların yapıldığını görüyoruz. Gelişmiş ülkelerdeki çalışmalar, Türkiye'deki bu anlamda ve kapsamda yapılan çalışmalara da ışık tutuyor. Bundan elbette hoşnutuz ama yine de yetersiz olduğunu görüyoruz. Bunu, muhalefet etmek için ve salt bir muhalif tavırla söylüyor değiliz. Engelli vatandaşlarımızın günlük yaşamını kolaylaştıran hizmeti veren her kimse, biz takdir ederiz, kimse merak etmesin. Ancak, eksikleri görüp söylemezsek, vatandaşlık görevimizi de layıkıyla yapmamış oluruz. Siyaseten eleştiririz ama iyi bir gelişme olduğunda da alkışlarız, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ancak, engelli yurttaşlarımıza seçimlik ve seçimden seçime vaatte bulunmak ayrı bir şey, onların çilesini görüp sağlam bir iyileştirme politikası ortaya koyabilmek çok ayrı bir şey. Türkiye, bugün bu çizgiden çok uzak. Ama değişecek. Değişmek zorunda. Türkiye, sosyal demokrat politikaların engelli yurttaşlarımıza sağlayacağı kolaylıklarla tanışmak, buluşmak zorunda. Bugün ülkemizdeki belediyelerin büyük kısmının örnek olarak yaptığı çalışmaların büyük bölümü, sosyal demokrat belediyecilik anlayışının ve engelli yaşam standardının iyileştirme çabalarının zayıf bir uygulaması. Bu zayıf uygulamaları güçlendirmek, sosyal demokrat belediyecilik anlayışının her yerel birimde iş başına getirilmesinden geçiyor. " dedi. 
        Sosyal devlet politikalarının Anayasal bir zorunluluk olarak her hükümetin yol haritası olduğuna işaret eden CHP Samsun İl Başkanı Tufan Akcagöz, " Anayasal bir zorunluluk olduğu için değil, insan olmanın gereği olarak engelli yurttaşlarımızın yanında olmak gerekiyor. Yoksa, devlet elbette sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmek zorunda. Engelli vatandaşlarımızın aileleri, devlet tarafından bir takım yardımlar alıyor. Bu doğru. Bakım aylığı adı altında biliniyor halkımız tarafından. Bu yardımlar, devletin göstermiş olduğu bir lütuf değildir. Engelli yurttaşlarımız, hakkı olanı alıyor. Sanki hükümet lütuf gösteriyor diye yaygın bir kanaat oluşturmaya çalışıyorlar. Bu doğru değil. Anayasal bir haktır. Devlet, devlet olmanın gereğini yerine getiriyor. Devletin, engelli yurttaşlarımıza sunmuş olduğu her türlü iyileştirme, lütuf diye görülemez, asla böyle tarif edilemez. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in seçim bölgesi olan Batman’a bir ziyaret için gelen Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın, Bölge Devlet Hastanesi’nde yemek yedikten sonra engelli Nurullah Mehmetoğlu’nun "Asgari ücretle çalışıyoruz. Koşullarımızın düzeltilmesini istiyoruz" talebine karşılık, "Gözlerin görmediği halde sana iş vermişiz. Daha ne yapalım" şeklindeki sözlerini unutacak değiliz. Esasen AKP siyasi anlayışının, tüm engelli yurttaşlarımıza bakışının özetidir ki, bu engelli vatandaşımızın üç kuruşluk işinden bu sözleri sebebiyle atıldığını biliyoruz. Bu kadar kötü ve acımasız olmak için neden bu kadar çaba harcıyorlar, anlamakta güçlük çekiyoruz. Ancak, sadece engelli yurttaşlarımız değil, Türkiye'nin her kesimi bu ve bünün gibi durumlara tepki göstermek zorundadır. Çünkü her sağlıklı yurttaş, engelli adayıdır. Bunu, aklımızın bir köşesinde tutmak zorundayız." diye konuştu.