BU BİR SALGIN MI? YOKSA ALLAH'IN İNSANLIĞA GAZABI MI?
Bu yazıyı yazmadan önce çok düşündüm. Bu benim haddime mi? Değil mi?
Hayatın her yerinde var olan gazeteci kimliğimizle fazlasıyla gözlem yapıyor olmamız sorumluluklarımızı arttırıyor elbette…
Dünyanın gündemine bir korona virüs salgını düştü. Fizyolojik sağlıktan, psikolojik ve sosyolojik alanlara bir çok etkisi oldu ve hatta olacakta.
Koronavirüs dolayısıyla ülkeler kendi tedbirlerini aldı veya almaya çalışıyor. Ülkemizde de sokağa çıkma yasağı uygulanmadı fakat belli önlemler ve tedbirler alındı.
Hatta ekonomik kaygısı olamayan herkes kendi karantinasını oluşturdu. İnsanlar bir kısmı, panik, kaygı ve korku içerisinde, diğer bir kısmı da olayın ciddiyetinden uzak.
Şehrimizde dedikodular hat safhada!
Her kafadan bir ses…
Bu mahallede söylediğimiz yalana yukarı ki mahallede kendimiz inanıyoruz.
Peki gerçekten durum ne?
Bafra’da virüs var veya yok. Bu kadar kirli bilginin olduğu yerde bunu kestirmek pek kolay değil. O yüzden Bafra’da hatta mahallemizde koronovirüs varmış gibi kişisel önlemlerimizi alarak yaşamaya çalışalım. Bakanımızında dediği gibi “herkes kendi ohalini ilan etsin”
Dünyayı aniden saran korono virüs ile ilgili çok şeyler yazılacak çizilecek. Deney virüs, biyolojik silah, dijital ve robotik dünyaya hazırlık gibi teoriler bunlardan bazıları…
‘’Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekiniz’’
Hadisinde ki gibi bu salgın azgın nefislerimize ALLAH'IN BİZE BİR GAZABI olabilir.
Toplum olarak resmen insanlıktan çıktık!
Kıbleye dönen, kıblesi olmayandan bin beter. Minareyi çalan kılıfını hazırlıyor…
Çok bilmenin zararları olsa gerek bunlar!
Yönetici hak yiyor!
İdareci idare etmiyor!
İhaleye fesat karıştırılıyor!
İmam yapın dediğini kendi yapmıyor!
Hacı amcanın bankada faizde parası var!
Beş vakit namaz kılan, camiden çıkınca terazide çalıyor!
Parası olan market raflarını boşaltıyor.
Parası olmayan gariban virüs demeden salgın demeden günlüğünü kazanmak için yollara düşüyor.
Bunu çoğaltmak ne yazik ki çok mümkün.
Fakat bir gerçek var ki biz haramı helali, hakkı hukuku yok sayarak bencilce yaşıyoruz.
O ZAMAN BU GAZAP DEĞİLDE NE?
Umuyoruz ki bu musibet bize çok şey öğretmiş olsun.
Eve gidince çocuklarımıza sarılmanın bir nimet olduğunu,
zengin fakirin, tok açın neler yaşadığını,
camiye gidip birlikte namaz kılmanın büyük bir manevi ve toplumsal değer olduğunu,
özgürlüğün, en iyisine sahip olmak olmadığını...
Dünyada en kıymetli şeyin sağlık olduğunu anladığımız şu günlerde hepimize akıl sağlığı diliyorum.
Sağlıklı günlerde görüşmek dileğiyle…
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.