Yorgancılık, tıpkı kilim, halı, iğne oyası ve nakış gibi gençlerimizin kalbindeki duyguları yansıttığı bir el sanatıdır.

Türkçe bir kelime olan, Uygur Kitabelerinde de zikredilen, o günlerde Yapurgan veya Yavurgan olarak konuşulan yorgan sanatı Orta Asya’da,oradan da Lonca ve Ahi teşkilatları kanalı ile yurdumuzda günümüze kadar süregelen orijinal bir kültür mirasıdır.

1990’lı yıllara kadar ülke ve dünya ölçeğinde önemli yer tutan el dikimi yorganlar, bu yıllardan sonra fabrikasyon elyaf yorganların yayılması ve rağbet görmesiyle maalesef sekteye uğramıştır. Yakın zamana kadar Türkiye’de el dikimi yorgancılık alanında ilk beş merkeze giren Bafra’mızda da bundan elbette etkilenmiş durumdadır. Neticede bugün ilçemizde bu işle iştigal eden bir elin parmakları kadar kalmıştır. Hâlbuki fabrikasyon üretim ilgi görse ve pazarı geniş olsa bile el dikimi yorganların önemi ve pazarı da oldukça güzel durumdadır. Zira hem dikiş, hem de malzeme niteliği hasebiyle el dikimi yorganlar revaçtadır. Dikiş sağlamlığı ve sağlıklı olması sebebiyle insanlar yeniden buna yönelmiştir. Fabrikalar yün ve pamuklu yorganları seri dikemediği için el dikimi yorganlar tekrar ön plana çıkmaya başlamıştır. Yani el dikimi yorgan rakipsizdir.

Ben burada ilçemiz ekonomisi ve istihdam açısından bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Günümüz itibariyle sadece Avrupa Birliği`nin bile yıllık yorgan talebi 6 milyon adet dolayındadır. Bugün bir el dikişi yorganın en az 150 TL olduğunu göz önüne alırsak 900 milyon TL`lik bir rakam ortaya çıkar. Katma değerli ilavelerle 1 milyar lirayı çok aşan potansiyel ortaya çıkar. Bu, yorgancılık alanında önemli bir konumu olan ilçemiz için hatırı sayılır bir pastadır, göz ardı edilmemesi gereken bir ticari alandır. Ancak burada yapılması ve atılması gereken bazı adımlar var elbette ki ilgililerce.. Onları isterseniz şöyle sıralayalım:

1. Öncelikle birkaç kişi de kalmış olsa halen bu alanda iş yapan esnafımızı bir araya getirip işin önemini ele almak.
2. Bu alanda projeler hazırlayıp, İŞKUR ve Halk Eğitim Merkezi destekli yeni işgücü hazırlamak.
3. Ürün kataloğu hazırlayıp, bunu yurt içi ve yurt dışı pazarlarla görüşmek.
4. İlgili esnafı ve yeni iş gücünü bir çatı altında toplayıp, üretim ve pazarlamaya yönelmek. Bunun da faydaları şunlar olacaktır:

1. Ayrı ayrı kiralar değil, tek bir işyeri için kira ödeyecekler, tek işyerinin elektrik, su, telefon vb. giderlerini karşılamış olacaklardır.
2. Ayrı ayrı değil tek bir vergilendirme ile bu konudaki yükümlülüklerini yerine getireceklerdir.
3. Siparişle alakalı zaman ve israf en aza inecektir. Herkes bu merkezi yere yönelecektir.
4. Ortak akıl ve emekle daha zevkli, faydalı, verimli atılımlar ortaya çıkacaktır.

   Dünya konjonktürünü düşündüğümüzde bugün; yorgun yorgancılığı canlandırmak ve heyecanlandırmak zamanıdır. Kaldı ki yorgun yorgancılık ticarette riski en az olan bir yatırım alanıdır. Çünkü siparişe göre dikilir. Ve yine elde edilen yorgan bir süre dursa bile eskimez, kokmaz, yıpranmaz ve maddi değerinden de bir şey kaybetmez.

Bir önemli husus daha; asgari rakamla ve abartmadan ifade edersek; ilçemizde 250 kişiye sürekli istihdam alanıdır.

İlgililere ve müteşebbislere duyurayım istedim.

Allah (c.c) emanet olunuz.