Bu hareket asırlardır 19 haçlı seferini sinesinde parçalamış, Türkiye’mizin güçlü ve lider ülke olması yolunda bugünlere gelmesine vesile olmuş zihniyetin adıdır.

Öncelikle 1 Kasım seçim neticelerinin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını Cenabı Haktan niyaz ediyoruz. Milletimizin kararına saygılıyız. Ülkemizin menfaatine olan hayırlı çalışmaları teşvik, milletimizin aleyhine olabilecek politikalardan da uzak durması için iktidar partisine olan uyarı görevimizi her zaman yapacağız. Çünkü biz milletimizi ve devletimizi seviyoruz. Hayra motor şerre fren olmak bizim temel prensiplerimizdendir.

            1 Kasım seçim neticeleri, milli görüş davasının lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın vefatından sonra, saadet partisinin 4,5 yıl boyunca kapalı kapılar ardında istişareden uzak bir şekilde, “ben yaptım oldu” mantığı ile yönetenlerin istifasını gerektiren bir netice ortaya çıkarmıştır.

           Saadet partisi, 4,5 yıl boyunca politika üretemeyen, içine kapanık, halkımıza ve zamanın şartlarına ayak uyduramayan, gündem oluşturamayan, aksine basit gündemler içinde boğulan, küresel güçler tarafından kurgulanan gayri milli muhalefetin lokomotifine vagon olan, bunlara ilaveten tarihi boyunca milli görüşün aleyhinde bulunmuş bir cemaatin uydusu gibi hareket eden bu yönetimin elinde daha fazla bırakılamaz.

Milli görüşün ortaya koyduğu proje ve prensipleri, gerçekleşmesi mümkün olmayan, ütopik ve nostaljik bir olgu olarak gösteren, yine milli görüşün bu milletin aslı, tarihi, ruh kökü olduğuna ve gerçek yönetim şekli olduğuna inanmayan genel merkez yönetimi, Saadet Partisini iktidara taşımak şöyle dursun güdükleştirmek için bilerek veya bilmeyerek her türlü aksiyonu göstermektedir. Saadet Partisini, iktidara talip bir partiden ziyade adete dernek veya nostaljik bir tarikat çalışmasına çevirmeye çalışmaktadırlar.

Saadet Partisi  teşkilat mensupları ve Milli Görüş sevdalıları olarak her seçimde gecesini  gündüzüne katarak ibadet aşkıyla gayret eden mensuplarımıza kapsamlı bir değerlendirmeyi fazla gören, camiamızda birlik ve bütünlüğü temin edemeyen, davamızı milletimize hakkıyla anlatamayan, temel değerlerimizden uzaklaşan, partimizi her geçen gün daha da küçülten, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya hedefinden uzaklaşan genel merkez yönetiminin , artık aşina olduğumuz kapalı devre toplantılarla yaşanan bu hezimeti, ‘’çalışma metotlarımızı gözden geçireceğiz’’ neviinde  bir  açıklamayla geçiştirmeye çalışan genel başkan sayın Mustafa  KAMALAK ve  bir oldu bittiyle  YİK Başkanı seçilen Oğuzhan ASILTÜRK’ü  istifaya davet ediyor ve soruyoruz.

            Girdiğimiz her seçimde denemediğiniz   hangi metot kalmıştır?

Davamıza yapacağınız en hayırlı hareketin; parti içi mekanizmaları  sağlıklı bir şekilde işleterek, önceden takvimi belli olan, tüm sorunlarımızın ve çözüm yollarının konuşulabildiği, kendini yüreğinde milli görüşçü hisseden herkesin yer alabileceği bir kongre sürecini hazırlamak ve büyük bir vabalden kurtulmak  olduğu aşikardır.Ve nihayet;

            ● Aziz  hocamızın hatırı

●Haklı ve hayırlı davamızın selameti

●Tefrikaya  fırsat verilmemesi

            ●Genel merkez ekibine fırsat ve zaman verme gerekliliği

 gibi nedenlerle olan suskunluğumuzu, küresel   emperyalizmin  milli görüş  davasının  üzerine  beton  dökme  ve kökünü kazıma  projesine  basiret ve feraset ehli  milli görüşçüler  asla müsaade etmeyecektir.

         Artık değişim  aşağıdan yukarı değil , yukarıdan aşağıya olmalıdır

          Kamuoyuna ve camiamıza saygılarımızla 

                                             Mustafa ÖCAL             Bafra İlçe Başkanı

                                             Süleyman KARAGÖZ  26.Dönem Milletvekili Adayı

                                               Selçuk YILDIRIM        30 Mart Yerel Seçimleri Bafra Belediye Baş Adayı

                                             Bilal ARSLAN               25.dönem milletvekiki adayı

                                             Fazlı YILDIRIM           SP Genel İdare Kurulu Eski Üyesi